İkizalevler ve Manyetik Çekim/Twinflames and Magnetic Pull

İkizalev kavramının inceliklerini öğrenmek isteyenler için bu yazıyı kaleme almayı uygun buldum. İkizalev kavramı ikizruh kavramından gelir, hatta çoğu zaman aynı anlamda kullanılır fakat kanımca konunun derinlerine inildikçe, bunun aslında içe içe geçmiş kavramların evrimsel aşamalarının, farklı anlatımları olduğu ortaya çıkar. Nasıl insanlar üreme ihtiyacı duyar, ruhlar da organik bir canlı gibi, evrensel sistemin bir parçası olduğundan, onlar da büyüme ve yeni ruhlar oluşturma amacı güderler. Konu itibarıyle en yakın bulduğum örnek şudur; mikro düzeyde bir amipin çoğalması gibidir ruhların çoğalma şekli. Kaynaktan koptuktan sonra evrimini tamamlamış olan ruhlar, belirli bir düzeye geldiklerinde artık daha fazla gelişmeleri mümkün olmadığından, bölünürler. Bu sistem içerisinde bölünen ruh, tekrar evrimine devam etmek için bedenlenecektir ve bu bir döngüdür. Doğadaki döngüye benzer. Bir ruhun çoğalmak için kendini ikiye bölmesi ile “ikizruh”, kaynaktan kopma sürecinde, aynı anda, aynı şekilde ve aynı düzlemden veya boyuttan kopan ruhlar ise “ruheşi” olarak tabir edilir.
Daha önce de belirttiğim gibi, bazen dünyevi farkındalığımız ruheşi ile ikizruhu ayırt edecek düzeyde olmayabilir. Yada tek bir ikiz ruhumuzun olması düşüncesi, bizi bu kavramı romantikleştirerek, tüm hayatımız boyunca beklediğimiz o kişi, gibi bir algı oluşturabilir. Ruheşleri de gayet önemli ve romantik ilişki açısından daha uygun düşen iletişim yapısına sahiptir. Şunu unutmayalım ki dünyamız var olurken biraz önce anlattığım bölünen ve bedenlenen ruh sayısı, yani evrimini tamamlamış ve bölünme yoluyla, kaynaktan kopma haricinde, çoğalan ruh sayısı 144.000’ dir. Dünya üzerinde 7 milyar insan olduğunu düşünürsek ve şu anda 2012 itibarıyle, çok pozitif bir bakış açısıyla, bu yüzkırkdörtbin ruhun hepsinin dünya düzleminde bedenlendiğini düşünsek bile, toplam nüfusa bakıldığında bu çok düşük bir rakamdır. Bunların bedenlenişindeki kadın erkek dengesi de bilinmemektedir.
Hemen belirtmekte fayda var, ikizruhunuz hemcinsiniz de olabilir. Bu tamamen dünya düzlemine gelmeden önce yaptığınız kontratlarla veya çoğu kişinin inancına ters düşmeyen şekilde bir “tesadüf” e bağlı olarak bu şekilde gelişebilir. Aynı şey ruheşleri için de geçerlidir. Dünyada bedenlenen ruhun öğrenmesi gereken derslerle ilgili bir odağı vardır, hangi cins olduğu ile ilgili odağı tamamen karakter ve kisilik ile ilgili olan taraftır. Bundan dolayı spiritüel bir ego içerisine girmeyip, ikizalev kavramına dinamik olarak bakmak, onda değil, yüzde değil, binde değil, onbinde değil, yüzbinde iki olan şansımızı fazla da zorlamamak gerektiği kanısındayım.
Benim bakış açıma göre herkes yaradandan kopmuş kutsal bir varlıktır. İkizalevler daha kutsal, daha önemli, daha yüce varlıklar değillerdir. Bunu bu şekilde anlamak en doğrusudur. Bu kadar olasılıksızlık içinde ikizalevler birbirini nasıl bulurlar, bu can alıcı bir konudur. Nasıl her madde atomlardan oluşursa, her atomun da çekirdek dediğimiz bir kısmı varsa, ikizalev lerin de her ruh gibi bir çekirdeği vardır. İşte ikizalevler bölünme ile meydana geldiğinden, bu çekirdek, bu ruhlar için aynıdır. Yani tek bir çekirdekleri vardır. Bu aslında orijinalinde bir olan bölünmüş çekirdek, tıpkı bir atom çekirdeği nasıl bir manyetik alana sahipse, aynen bu şekilde manyetik bir alana sahiptir. İşte tam da bu yüzden ikizalev olan bir çifti dünyada istediğiniz yere bırakın, ellerine hiçbir pusula, hiçbir bilgi vermeyin, onlar mucizevi bir şekilde birbirlerini bulurlar. Çünkü içgüdüsel olarak tüm yapıları buna odaklıdır, birbirlerini çekerler ve birkez kavuştuklarında ruhen hiçbirşekilde ayrılmazlar. Ruhun buradaki amacı evrimini tamamlamış parçası ile tekrar birleşmek ve zaten güçlü olan ruhuna tamamlayıcı bir güç katmaktır.
İkizalevlerin dünya üzerinde bu kadar güçlü bir yapı oluşturacak şekilde birleşmeleri, bence bir muammadır. İkisibirden dünya düzlemine gelmiş bu varlıklar buraya bir amaç için gelirler. Bu amaç kendilerine hizmet etmek değil, tüm dünyaya hizmet etmektir. İkizalev olan kişilerde öncelikle bunu sorgulamak ve bu mantığı yerleştirmek önemlidir. Birlerine koşulsuz sevgi ile bağlı olan bu varlıklar, başkalarına da bu tanrısal sevgiyi ve aşkı yansıtarak etraflarına ışık saçarlar. Bu hiç sönmeyen bir ışıktır ve bu çiftleri gördüğünüzde ve yanlarında olduğunuzda bu aşkı herkes gibi siz de hissedersiniz. Herkesin bu dünyada var olma nedenini anlama çabası vardır, fakat konu ikizalevlere geldiğinde bu kişiler zaten bunu bilerek, isteyerek ve bilinçli bir şekilde gelirler ve yaşadıkları tüm zorluklara rağmen er yada geç, amaçlarını gerçekleştirirler. Bu amaçlarını gerçekleştirmeye yönelik ivme, aynı zamanda birleşmiş ruhlar olarak, normal bir kişiye göre kat ve kat daha güçlü bir enerjitik alana ve çekim gücüne sahip olmalarından kaynaklanır.
İkizalevler birbirlerini mıknatıs gibi çekmelerinin yanısıra, birleştiklerinde oluşan ikizalev vortex’i de amaçlarını ve arzularını onlara çekmek için, hem de enerjiyi yükseltmek için bir araç olarak ortaya çıkar. Vortex’i en basit hali ile bir hortum gibi dönen bir enerji kanalı olarak açıklarsak, ikizalev vortexini de hem saat yönünde hem de saat yönünün tersine dönen, eril ve dişi enerjinin tam olarak uyumla çalıştığı bir vortex olarak açıklamak mümkündür. Bu vortex’e ait manyetik alan da keşfedilmeye değer öğeler taşır. Eğer bir ikizalevseniz bunları deneyimleyip yaşayarak çok farklı boyutlara geçebilir, evren ve kosmos ile ilgili bilginizi tazeleyebilirsiniz. İster ikizalev olun ister olmayın, özünüzde var olan manyetik özelliklerinizi kullanarak, hayatınızda istediğiniz deneyimleri ve istediğiniz kişileri kendinize çekebilirsiniz. Bunun için ikizalev olmanıza gerek yoktur fakat böyle bir çekimi aktive etmek için negatiften uzak durmalı, olumlu düşünmeli, ne birşeyi çok istemeli ,ne de çok itmelisiniz, kendinizi akışa bıraktığınızda, haraket eden herşeyin bir çekimi olduğu gibi, sizin de kütleçekiminiz, arzularınızın gerçekleşmesine yardımcı olacaktır.

Reklam
%d blogcu bunu beğendi: