İkizYıldız/TwinStar

Ruhun gelişmesi, büyümesi ve belli bir olgunluğa ulaşması, hayat yolunuzdaki farkındalık düzeyinize bağlıdır. Bazılarımız  kendi gelişimlerini tamamlamak, ruhani süreçlerini gözlemlemek ve nihayetinde kaynağa geri dönmek için buraya gelmişlerdir. Bazılarımız ise zaten her an kaynakla bir olarak yaşarlar. Bu kişiler dünyaya kendileri için değil, başkaları için gelmişlerdir. Bundan kastım; başkalarına kendi yollarını göstermek, onlara yardımcı olmak, evrendeki herşeye açık olan o güzel enerjilerini dünyaya getirmek, o enerjileri buraya topraklamak ve dolayısıyla diğer insanların kaynağa ulaşma süreçlerini kısaltmak ve kolaylaştırmak için buradadırlar. Karması olmayan, olamayan bu bireyler, bir nevi gönüllü olarak görevlidirler.

Ruhani sürecini tamamlamış, hiçbir karması olmayan, öğrenecek hiçbir dersi kalmamış kişiler tanıyorum. Bu kişiler dünyamıza bize yardım etmek için gelirler ve bu gelişin tek sebebi, tam olarak tek sebebi, hesapsız ve karşılıksız bir sevgidir. Bu sevgiyi kul ayırt etmeksizin tüm insanlığa duyduklarından ve de aynı zamanda yaradanı da tattıklarından bu eşsiz görevlerini allaha karşı duydukları aşk ile yaparlar.

Bu kolay bir süreç değildir onlar için. Çünkü her ruh, hangi gelişim düzeyinde olursa olsun, dünya kurallarına tabidir. Doğarlar, yaşarlar ve ölürler; fiziksel olarak döngü budur. Yerçekimine tabidir, bedeni ile uçamaz. Konuşarak iletişim kurmaya tabidir, bu sosyal bir kuraldır. İşte tüm bunlar, bazılarımız için ne kadar kolay ve sıradan olsa da, bazılarımız için alışılmışın dışında zor olabilir. Bunu anlamak için bir ikizyıldız veya ikizışın olmak veya evrendeki her zerreyi anlamış olmak, derin bir bilime haiz olmak gerekir.

İşte eğer iki insan dünya düzlemine, başkalarına yardım amaçlı gelmiş ise, beraber çok az veya hiçbir karmaları yoksa, 12 veya üzeri bir çakra sistemine tabilerse, burada ikizyıldız ilişkisinden bahsetmek mümkün olur. Bu çok nadir rastlanan bir durumdur, ikizalevlerden de nadir bulunan bu durum, ruh ilerledikçe, ikizalev ilişkisi eğer oluşmuş olan sevgi frekansını artık barındıramıyorsa, veya az geliyor ve yetmiyorsa, sizin ruhani sürecinizde kendi içinizdeki kadın ve erkek tarafı tamamen dengelenmiş ve birbirinin içine geçmiş artık ayırt edilemiyecek kadar birbirine harmanlanmış ve uyumlanmış ise, bu tarz bir birliktelik içerisinde olabilirsiniz. Burada artık bir ilişkiden söz etmek çok mümkün değildir çünkü bu çiftler sürekli birbirini, kendini veya karşısındaki ni ayırt edemeyecek kadar birleşmişlerdir.

Genelde tek başlarına görevli olarak bu dünyaya gelen bu kişilerin, ruhlarını yakınlaştıracak ve birleştirecek şekilde bir ikizyıldız ilişkisi yaşıyor olmaları alışılmışın dışındadır. Tek başlarına tam donanıma sahip ve özünde hiçbir başka kişiye ihtiyaç duymayan bu kişileri birleştiren nedir, işte bu tam bir muamma ve tartışma konusudur. Bu kişilerin birleşmesinden doğan sevgiye gerçekten nerede ihtiyaç vardır bunu anlamakta güçlük çekiyorum. Artık bu dünyadan daha büyük bir sevgiye nerede ihtiyaç duyuluyorsa orada heralde. Veya başka bir deyişle dünyamızın gerçekten de böyle bir sevgiye ihtiyaç duyduğu bir zaman yaklaşmaktadır.

Sanırım böyle bir ilişkiye rastlama şansı milyarda birdir desem çok da abartmamış olurum. Her kıtaya bir çift düşer bu durumda:) Bu çiftin dünya düzleminde olmasının bir amacı vardır ve ilişki romantik hiçbir norm içermeyebilir, daha doğrusu bu çiftler aslında cinsel ilişki kurma ihtiyacı da hissetmezler çünkü zaten birdirler. Yani şöyle düşünebiliriz; tanrı ile bir olmak teriminin birebir birbaşkası ile bir olmak anlamına geldiğini, tanrı ile tamamen bütünleşmiş olan bu varlıkların, kul ile yaradan arasındaki farkın, hatta çiçek ile böcek arasındaki farkın, hatta taş ile arı arasındaki farkın algıdan kalkması düzeyine kadar ilerlemiş ve geniş bir bakış açısının olduğunu ve bundan dolayı aradaki enerjinin de “tanrı” enerjisinin tam bir yansıması olduğunu ve tekrarlanarak yeniden doğduğunu düşünebilirsiniz. Tanımlamaya çalışırken yanlış anlamalara vesile oluyorsam şimdiden af diliyorum. Benim için dışarıdan hiçbir kaynak kullanmadan bunları yazmak biraz zor oluyor. Fakat anlatabildiğimi umuyorum.

“Bu paragrafı konuya derinlemesine ilgi duyan kişiler için açıklıyorum. Eğer bu siz değilseniz lütfen okumayın, bir sonraki paragrafa atlayın. Bu İkizyıldız çiftinin gelmiş olduğu bir ikizışın kümesi mutlaka vardır. Şu anda internette altınışın diye rastlıyorum fakat başka ışınlar da olması çok muhtemeldir. İkizyıldız 12. Boyut ve üzerini temsil eden bir yapılanmadır. Boyutların insanın erişebileceği kadarının 33 tane olduğu söyleniyor fakat ben sonsuz boyut olduğunun bilgisini, sadece bilgisini yanlış anlaşılma olmasın, bilinç düzeyimde deneyimlemiştim. 12. Düzeye erişmek, dinsel açıdan bakılınca yaradan ile bir olmak, en el hak, isanın bilinç seviyesine ulaşmak, tao’ya ulaşmak vs gibi tanımlamaları vardır. Bunu ikizyıldız seviyesini anlamlandırmak için anlatıyorum. İkizyıldızlar genelde insanlık adına önemli bir görevi yönetmek için buradadırlar. Bu kişiler bir amaç, bir ruh ve beraber bir “gelecek” taşırlar.”

İkizalevler ve çekirdek kavramından daha önce bahsetmiştim. Burada 12. Boyuta ve öze ulaşan ikizalevler için de gene “ikizyıldız” dinamikleri mevcuttur. Sonuçta bu terimler siz ilerledikçe önünüze açılan kapılar gibidir, sadece bahsetmek ve anlamlandırmak için kullanılan birkaç kelimedir, yoksa yol gene aynı yol, siz gene aynı sizsiniz, allah yolundan başka bir yol düşünülemez; yani ulaştığınız yer gene mikro anlamda özünüz ve makro anlamda yaradandır. Nasıl ruh eşleri bir araya gelip ikizalev dinamiği gösteriyorsa, ikizalevler de bir araya gelip ikizyıldız dinamiği gösterebilirler. Bunu deyimlemek için çiftlerin ikisi de tüm ruh eşi, ruh arkadaşı, ilahi ortaklıklar, tüm ruhani kontratlar, ikiz ruh ve varsa ikiz alevlerini geride bırakmalı ve tüm bağlarını koparmalıdır. 12.boyut ve üzerinde öz’den başka bir şey, özü tanımlayan bir başka varlık veya o öze bağlı bir varlık yoktur. Burada “tek” sinizdir. Ve de şanslı iseniz bir ikizyıldız ile veya bu olmadığı takdirde tek başınıza bu yolda ilerlersiniz. Bu tek başına olma hali depresif bir hal değil tam tersi haz ve coşku dolu bir tek başına oluş halidir. Zaman zaman dünya enerjileri ve daha önceki paragraflarda bahsettiğim dünya kuralları canınızı sıksa da bu çok kısa sürer, siz gene varlığınızdan çok emin bir şekilde yolunuza devam edersiniz.

Bu yolda yürürken size eşlik edecek yeni insanlarla tanışmanız da an meselesidir. Önemli olan burada bencil düşünceler değil, insanlığa faydalı olmak için yapılan, karşılıksız yapılan, iyilik ve yardımlardır. Amaç dünayayı geleceğe hazırlamak, tükenen kaynaklarını kontrol altına almak ve daha güvenli ve huzurlu bir gelecek yaratmaktır. Bunu kendiniz için değil, tüm insanlık için yaparsınız. Bu son on yılda kadın enerjisinin daha çok yükselip, devletleri kadınların yönetme fikri ve devinimi, bu sebepten kaynaklanır. Yıkıcı savaşlar olmasın diye, masum insanlar ölmesin diye, artık dünya açlıkla mücadele etmesin diye, bu çiftler çok sessiz olarak görevlerine devam etmektedir. Buradaki amaç hepimizin aslında bir olduğunu, aynı özden geldiğini anlamak, buna göre hareket etmektir. Ülke dediğin şey bazen “bir çizgi” ile bile çizilmemiş bir sınırdır. Etnik köken dediğin şey sadece derinin renginin farklı olmasıdır. Kültür dediğin şey annelerimizden babalarımızdan hatta atalarımızdan gelen davranış modelleri ve inançlardır. Böyle bakıldığında tüm bunlar bir anda yok olsa geriye kalan tek şey benlik, öz ve sevgi kardeşliğidir.

İkizyıldız ilişkilerinde sınır yoktur. Onlarda kutuplaşan iki taraf yoktur, onlar herşeye karşı durabilen “derin ve büyük güçleri” içlerinde barındırırlar. Bu gücü ise tam zamanında ve yerinde kullanmakla yükümlüdürler. Bu gücün ortaya çıkması ikizalevlerde olduğu gibi birinin diğerini aktive etnesi ile değil, tam zamanlı ve eş zamanlı bir aktivasyonla olur, bu kişiler zaten kendi benlikerine uyanmış, bilinçleri aydınlık ve kararlıdırlar, herzaman bilinç düzeyinde olmasa da amaçlarını tam olarak bilerek buraya gelirler.

Son olarak biraz ağır gelebilecek olan bu yazıyı hafifleterek bitirmek niyetindeyim. Şunu bilin ki en önemlisi “kendini tanımaktır”. Bunun dışında, ilişkiler ve romantik yaşam, bu eylemin bir sonucu olarak size akacaktır, saf mutluluk bunun bir sonucu olarak size akacaktır ve derin bir tatmin duygusu kendinizi bulduğunuzda sizi bulacaktır. İhtiyaçlarımız beden ve kimliğe aitken, ruh ve duygular sadece bize hitap eder. Bunların her ikisi de eşit derecede önemlidir. Siz enerjinizi ne kadar yüksek ve pozitif tutarsanız o kadar tatmin edici ve keyifli bir hayat yaşarsınız.