Anda olmak / Living in the moment

Hepimiz “anda olma” kavramını birçok kez duymuşuzdur ve bu şekilde yaşamayı zaman da zaman da olsa deneyimlemişizdir. Anda olmak nasıl olur, ilk başta bundan bahsedeceğim ve bize kazandırdığı getirileri size anlatacağım.
Anda olmak yada anı yaşamak, tüm enerjimizi fiziksel, duygusal ve ruhani beden olarak yaşadığımız o ana yoğunlaştırmaktır. İlk önce bunu nasıl yapamayız bundan bahsedeceğim.
Fiziksel beden anlamında o arzu ettiğimiz yerde değilsek, başka bir yerde olmak isterken bir nedenden dolayı bulunduğumuz ortama sıkışmış isek o anda olamayız. Beden olarak merkezimizde ve olmak istediğimiz yerde olmalıyız, bunu çok geniş anlamda da düşünebilirsiniz, olmak istediğimiz ülkede değil isek gene anda olmayabiliriz. Olmak istediğimiz kişilerle fiziksel olarak değilsek başka bir yerde iken, gene onlarla olduğumuz zamanlara çekilebiliriz, buda bizi anı kaçırmaya itecektir.
Duygusal beden olarak anda olmak önemlidir. Eğer siz bir deneyim yaşarken eski travmalarınız aklınıza geliyorsa, hala geçmişte bir yerdesiniz demektir. Demek ki geçmişte halledemediğiniz duygusal problemler, ifade edilmemiş duygular sizi o anda başka birşey deneyimlerken yakalıyor demektir. Bu da size o anı yaşatmaz ve geri götürdüğü için var olmanıza engel olur.
Bazen de halihazırda var olan korkularımız bizi ileri götürür bu yüzden anda olamayız. Sevdiğimiz biri ile vakit geçirirken, aşk yaşarken, ne olucak bunun sonu diye düşünürsek, acaba ileride de beraber olacak mıyız yoksa beni terk mi edecek, o zaman kendimi çok açmayayım, şunları söylemeyeyim dersek o anda olamayız.
Ruhani beden olarak anda değilsek, spiritual çalışmaları olmaması gereken bir yerden algıladıysak, geçmiş yaşamlarımızın tümünü şu anda ana getirdiysek ve işin içinden çıkamıyorsak, anda olamayız. Bazı şeyler bırakmak içindir, tutmak için değil, bunu anlamaya çalışın. Size bu yaşamınızda gerekmeyen deneyimlerini
zi tutmayın olumsuz ve negatif deneyimlerinize drama yaratacak şekilde sarılmayın, negatiften değil de pozitiften güç alın.
Ruhunuz evrimini bu anda yapmayı seçmiştir, bu anda bu bedende ve olduğu gibi o şekilde yapmayı seçmiştir. Buna saygı duyun. Hayatı akışına bırakın ve anı yaşayın. Aklınız ne geçmişte ne de gelecekte olsun. O anda olsun, deneyiminizin tam ortasında olun tüm varlığınız ve benliğinizle. O anı içinize çekin, o anda nefes alın ve verin, o anda kalın ve o anda doyasıya yaşayın. O takdirde yaşamın güzelliğini ve kolaylağını anlayabilirsiniz.
Hadi yaşamaya başlayın…
Düşünmeye, yorulmaya, boşa enerji harcamaya, strese girmeye, aklından geçirmeye, endişe etmeye, plan yapmaya, zorlamaya, analiz etmeye, tarif etmeye, kontrol etmeye, tanımlamaya gerek duymadan…
Güzel bir gün dilerim.

Reklam
%d blogcu bunu beğendi: