3D ilişkileri ve 5D+ etkileşimleri

Hepinizin merak ettiği ve içinden çıkamadığı bazı sorular var. 2020 de bunlar için özel bir alan yaratacağım ama bugün genel bir konuya değinmek istedim. Bu yazının bakış açınızda bir değişikliğe neden olmasını umuyorum.

Hali hazırda yürüttüğümüz 3D ilişkileri var. Bunlar dar ve geniş çerçevede eş, anne, baba, çocuk, iş arkadaşı, dost vs olabilir. Bunların ikizalev ruh bağınıza etkisinin olmaması gerekir neden… Çünkü ikizalev ruh bağı 5D ve üzerinde kurulmuş, o alanda çalışan bir ruh bağıdır.

Şimdi Burdan aya bakıp da, bu da çok küçükmüş diyebilirsiniz. Aydan bakan biri de sizi çok küçük bulabilir. Burada önemli olan işin mahiyetini anlamaktır. 3D bakış açınız ile ikiz alev bağına bakarsanız, onu yargılarsanız, fikir yürütürseniz ve kendinizce önlemler alırsanız bu yanlış olur. İkiz alev bağı 3D bakış açısı ile değerlendiremez, bu şekilde bağınızı temiz tutmamış ve kirletmiş olursunuz.

Hiç ikiz alevinizle 5D ve üzeri… 7D veya 9D halinize bakma fırsatınız oldu mu. Eğer olduysa ne demek istediğimi daha kolay anlayabilirsiniz. Bu ilahi aşk içeren ruh bağını indirgemeniz ve bir 3D kalıbı içine sokmaya çalışmanız doğru olmaz. Bu tip bağların tanımlanmamış olarak kalması onlar için en iyisidir. Çünkü tanımladığınız anda o konuda ne varsa, kim ne düşünmüş ise, sizin önyargılarınız da dahil olmak üzere üzerine yapıştırırsınız. Bu da ilişkinizin berraklığını etkiler ve hizalanmasını bozar.

İkiz alev ruh bağını neden olduğu gibi yaşayamıyoruz. Bir araya geldiğimiz anları neden hep “daha fazlasına” dönüştürmeye çalışıyoruz bilmiyorum. Sizce daha fazlası var mı? Tam tersine bu çok fazla olduğu için bir kalıba sokmaya ve öyle anlamaya çalışıyor olabilir miyiz? Engellerimizi ve kısıtlılıklarımızı bu çerçevede değerlendiriyor olabilir miyiz? Limitlerimiz nerede bitip nerede başlıyor yoksa bu konuda mı yardıma ihtiyacımız var?

İkizalev olup da ikisi de evli veya ikizalev olup da teki evli birçok danışanım var. Onlara tavsiyem ilişkilerini olduğu gibi temiz ve yargıdan uzak tutmaları ve akışta kalarak, akışın getirdiği ne varsa yaşamaları, akıştan bir tık öteye kendi planlarını ilişkiye empoze etmemelerini öneririm.

Sevgilerimle

Reklam

“3D ilişkileri ve 5D+ etkileşimleri” için 6 yorum

  1. Merhaba Burcu Hanım.. Peki, ikiz alevimle tanıştığım ilk andan beri farkında olmadan korkularımdan dolayı, duygularımı, hissettiklerimi hep geri plana itip aslında bağlantıyı içten içe reddeden, kabullenmekten korkan kişi ben olduysam? Yani korkularımdan dolayı bağlantıyı 3D’de görmekte ısrar edip kirletmişsem? Çünkü benim ”kendimi kandırmaktan korkmak” gibi bir yanlış kodlamam vardı. Yani kendimi kandırıyorsam, kendimi kaptırırsam, yanılırsam, aptal durumuna düşersem, sonra da kednimi toparlayamazsam gibi , eski ilişkilerimden dolayı oluşturdugum bir korku. Bu korku yüzünden aslında iletişimimiz boyunca onu tam anlamıyla manevi tanıma yoluna bile gidemedim. 3D’de de görmekte ısrar ettim, o kalıplara oturtmaya çalıştım, bu yüzden de hayatında birisinin olmasını kafama çok taktım, bu da zaten kendimi kandırma korkumu daha da tetikledi. Sonucta hayatında birisi var, gibi bir kontrole giriştim içten içe. Ama karşılıklı hissettiğimiz bağlantı çok iyiydi. Ben sadece kendi kendmi sıkıştırdım. Şu an ayrılık aşamasındayım, beni cevapszı bırakıyor ikiz alevim. Üzerine gitmiyorum. İkiz alevlerle ilgili hiçbir şey anlatmadım ona. Fakat sorun, hala kendimi teslim edemiyorum akışa. Hala şüphe edip korkuyorum. Bir yandan da yaşadığım seyleri, hisleri de bırakıp bir köşeye atamıyorum, çünkü gercekti her şey, bütün baglantı. Ama surece teslim olma konusunda cok sıkıntılıyım. ”Ben böyle bir şeye inanmıyorum” deyip yoluma devam da edemiyorum. ”O benim ikiz alevim ve ben bu sürece kendimi teslim edip üzerime düşen her seyi yapıyorum.” da diyemiyorum. Kendimi cok baskılıyorum. Ne yapmalıyım? Cevaplarsanız cok sevinirim.. Tesekkurler..

    Beğen

    1. Güzel bir soru olmuş, bunu herkes adına cevaplıyorum: öncelikle ikizalevinizin korkularını yansıtıyor olabilirsiniz, siz bu moddan çıkmadıkça, onun da çıkmasını beklemeniz sonuçsuz kalır. zaten 3d de bir ilişkiniz yoktu bunu kabul etmek realiteye yardımcı olur. içinizdeki çatışma durumu sizin enerjilerini ziaşağı çekiyor ve yaşadıklarınızı manasızlaştırıyor. Bundan kurtulmanızı tavsiye ederim.

      Liked by 1 kişi

      1. Anladım.. Bir de hangi korkularımız var diye çok düşündüğümde de ikilemde kalıyorum. Ayrılık aşamamız şöyle oldu: Yine bir blog yazınızda dediğiniz gibi, ben sürekli ”hislerimi reddediip onunla gereğinden fazla erişim sağlama” yoluna gidiyordum, takıntılı davranıypordum kontrolümden dolayı. Bir gün neden yaptıgımı bilmiyorum ama sanırım kaybetme korkumdan dolayı, ilişkinin devamını garanti altına almak gibi bir niyetle olabilir, saçma sapan bir şekilde ona ” tanıstıgımız andan beri aramızda bir baglantı oldugunu düşündüğümü” söyledim ve ona alışmaktan korktugumu söyledim. O bunu cok saygıyla anlayısla karsıladı, böyle seylerin olabilecegini ve aynı seyi kendisinin de bana karsı hissettiğini söyledi. Fakat zannımca o, bunu benim kadar alkışlanacak şekilde görmüyordu. Çünkü bana ”Ben bunu birkaç insana hissettim ve hepsi hayatımdan bir şekilde gittiler. Bu yuzden senin kaybetme korkunu anlıyorum.” dedi. Yani ben ilk kez böyle hissettigimi düşünürken o bunu normal bir düzeyde algılıyordu. Ardından ben ”ben seninle iletişimi koparmam ama sen yapabilirsin, cunku senin aynı hissettigini dusunmuyorum.” dedim. O da ”hayır, aynı seyi hissediyorum, iletişimimiz kopmayacak çünkü bu zaten defalarca oldu, şimdiye kadar görmezden gelinen, özleyen taraf hep ben oldum. ama seninle ffarklı hissediyorum ve benimle diğerleri gibi iletişimi koparacagını dusunmuyorum.” dedi. (Bu arada 8 senelik arkadası onunla hicbir sebep yokken iletişimi kesmişti ve bunun için üzülüyordu, acısı tazeydi yani. Ve bu durumu ben de ayrılık asamasının 4. ayında yasadım, benim de 8 senelik arkadasım benimle iletişimi kesti.) İkiz alevimle her sey güzeldi, fakat o gunden sonra bana cevap vermemeye basladı. Ortada hicbir sorun tartısma yoktu. Konusmamız güzel bitmişti. Fakat cevapsız bırakmaya basladı. 10 ay oldu. Bu ay aşırı bir yogunluk hissettiğim için ona bir mesaj gönderdim, teşekkür içerikli bir mesajdı, ona beni görmezden geldiği için kızgın olmadıgımı da içeren bir mesaj. Cevaplamadı. Ama cevap da beklememiştim zaten.. Mesajı attıktan sonra rahatlamıs ve mutlu hissetmiştim. Sürec hakkında guvensizlik yasama sebebim, onun baglantıyı cok normal karsılaması, bir de iletişimimizin internet uzerinden olması, mesaj ve sesle olması. Dediğim gibi kendimi kandırmaktan korkuyorum. Asla kötü bir yaklaşım, beni kullanma dalga gecme, sevgilisini benimle aldatma girişimi gibi bir şey yapmadı. İlk andan itibaren bir çekim oluştu. Konustugumuz konular hep kültür, din, bazen hayattaki gelişmelerimiz üzerineydi. O kadar sıktım ki kendimi, ona sormak ve söylemek istediklerimi bile söyleyemeden ayrılmış olduk, aslında tam tanıyamamış gibi oldu, bu da güvensizlik olusturuyor. Ama içten içe de baglantıyı hissediyorum. Ayrıntılı analtmak istedim, umarım görür ve bana bir yol gösterirsiniz. Gercekten ne yapacagımı bilmiyorum. Onun reddedilme ve terkedilme korkusu oldugunu dusunuyorum, cunku bunu zaten kendisi söylemişti. Görüşlerinizi merak ediyorum, uzun oldu kusura bakmayın, tesekkurler…

        Beğen

  2. Yani bağlantıyı tanımlamış bulundum, benim durumumda galiba tanımlanmamış olarak kalması daha iyiydi,(?) ,berraklığı ve hizalanması konusunda ne düşünüyorsunuz?

    Beğen

Yorumlar kapalı.

%d blogcu bunu beğendi: