Hadi şimdi itiraf edelim başkalarını mutlu etmeye çalışarak yıllarınızı harcarken bunu sadece ve sadece kendi içinize bakmamak için yaptınız. Bunca iş ve uğraş, her şeyin en mükemmel olması için gösterilen çaba, ve karşınızdaki mutlu etmek için akıtılan özen, harcanan zaman, itina ve belki de finansal kaynak israfı.
Tüm bunların nedeni kendiniz ile yüzleşmemekti. İşte şimdi hapı yuttunuz, evdesiniz, karma arkanızdan dürtüyor, yolun sonu da geldi, kaçacak yer yok, içinize bakacaksınız ve şaşıracaksınız. Çünkü tüm o yargıladığınız insanlarda kendinizi göreceksiniz, sizin gölge tarafınız “merhaba ben burdayım” diyecek. Şok yaşayacaksınız.
Görmediğiniz şeyler gördüklerinizden ve bildiklerinizden ne kadar fazla, bunu bizzat deneyimleyeceksiniz. Kendinizde keşfettiğiniz iyileşmesi gereken noktalar, hiç farkında olmadıklarınız. Hatta şimdi şu an bile “yok canım” diyerek kendinize itiraf etmekten kaçtıklarınız. Onları herkes görüyor, bir tek siz görmüyorsunuz. Bu gerçek size ikinci bir şok yaşatacak. Bir duracaksınız.
Karanlık tarafın aydınlanması, ikiz alev birleşmelerinin birinci koşuludur. Şimdi o sorgulama ışığını kendinize çevirme ve aklınıza gelen bütün soruları sorma zamanı, en ince ayrıntısına kadar kendinizi öğrenme zamanı ve de en önemlisi en karanlık yüzünüzü görme zamanı. Hep “BAŞKASI” diye tanımladığınız o yüz aslında “KENDİNİZ” olabilir misiniz?